Güneşin Kalbinde Dans Etmek: Litha Sabbatı Nedir ve Nasıl Kutlanır?
- Orhan Babaoğlu
- 21 Haz
- 2 dakikada okunur

Yılın en uzun günü geldiğinde, doğa bir anlığına durur gibi olur. Güneş, gökyüzünün tam ortasında parıldarken, toprak ısınır, hava titreşir, ruhlar canlanır. İşte bu, Litha sabbatı zamanıdır. Peki, Litha sabbatı nedir? O, yalnızca yaz gündönümünü temsil etmez; aynı zamanda içsel ışığımızla, yaratım gücümüzle, güneşe dokunan niyetlerimizle kurduğumuz kadim bir ittifaktır.
Kadim geleneklerde Litha zamanında büyük ateşler yakılır, çiçekli taçlar takılır, ormanlarda danslar edilirdi. Bu sadece bir doğa kutlaması değil, ışığın içimizdeki tezahürünün onurlandırılmasıydı. Çünkü güneş gökyüzünde ne kadar yüksekteyse, içimizdeki yaratıcı güç de o kadar belirginleşir. Bu yüzden Litha, dışsal bir şölen değil, ruhsal bir taç giyme ânıdır.
Ateşle Gelen Dönüşüm
Yılın başında niyetle ektiğin tohumlar şimdi filiz vermeye başlamış olabilir. Beltane’de atılan adımlar, şimdi görünür hale gelir. “Ben kimim ve neyi yaratmak istiyorum?” soruları bu dönem boyunca yanıt bulur. Ama bu yanıtlar sadece zihinsel değil, deneyimsel de olmalıdır. Çünkü Litha sabbatı, içsel ışığını yalnızca hissetmeyi değil, onunla hareket etmeyi ister.
Bu dönemde ateşle kurulan bağ çok önemlidir. Küçük bir mum bile yakarak, yılın başından bu yana ulaştığın noktaları hatırlayabilir, ateşe niyetlerini fısıldayabilirsin. Ateşin dili, cesarettir. Onunla konuştuğunda evren seni duyar. Belki bir mumun alevinde, belki çilekli bir tatlının kokusunda, belki bir çiçeğin yaprağında… Litha’nın ruhu seninle temas etmek için bir yol bulur.
Çiçekler, Otlar ve Güneşle Yapılan Anlaşma
Doğanın bu zirve hâlinde, şifalı otlar da en güçlü halleriyle ortaya çıkar. Lavanta, biberiye, kantaron, adaçayı… Onları güneş altında toplamak, kurutmak, şifa keselerine ya da tütsülere dönüştürmek bu sabbatın en sevilen uygulamalarındandır. Kendi bitki demetini yaparken her bir ota bir niyet yükle: aşk, koruma, bolluk, berraklık… Böylece doğayla bir büyü anlaşması yapmış olursun.
Litha sabbatı nedir diye soranlara anlatılacak en güzel şeylerden biri de budur belki: bu dönem, niyetlerin sadece sözcük değil, eyleme dönüşmesidir. Yalnızca dilemek değil, yaratmak zamanıdır. “Ben…” diye başlayan bir cümle yaz, ve onu olmuş gibi yaz. “Ben sevgiyle yaratıyorum.” “Ben ışığımı dünyayla paylaşıyorum.” Bu cümleyi bir çiçeğin içine bırak, güneş alan bir yere koy. O çiçek, dileğini taşıyan bir mühür gibi çalışacak.
Litha’nın Sessiz Vedası
Bu sabbatın ardından günler kısalmaya başlar. Işık zirveye ulaşmıştır, ama artık geri çekilme vakti gelmektedir. İşte bu yüzden Litha, hem bir kutlama hem de bir vedadır. “Bu ışıkla ne yaptım? Artık neyi bırakmalıyım?” diye sormanın zamanıdır. Çünkü her ışık, kendi gölgesiyle birlikte gelir. Ve güneşin en parlak olduğu noktada, bazen en derin gölgemizle de yüzleşebiliriz.
Litha’yı kutlamak için görkemli ritüeller yapmana gerek yok. Belki sadece sessizce bir meyve yersin, niyetinle dolu bir su içersin, toprağa bir çiçek eklersin… Bu bile yeterlidir. Çünkü Litha, içindeki ışığı görmeye ve onunla kalmaya cesaret etmeni ister.
Ve unutma: ORB Dükkan’da bu kutlamanı destekleyecek Litha tütsüleri, sabbat kutuları, güneş enerjili taşlar ve büyülü objeler seni bekliyor. Işığını onurlandırmak istersen, biz buradayız.
Comentários